General Nishant Samael'in kardeşi Ismael'i alıp Hücrelerine ayırdığında, Samael'in hayattaki tek amacı General Nishant'ı bulmak, onu alt etmek ve kardeşinin Hücrelerini ele geçirerek onu hayata geri döndürmek olmuştu. İyi Lejyonlardan, verdiği bazı sırlar karşılığında Nishant'ın yeri hakkında bilgiler elde etti. Ancak İyi Lejyonların Lordları durumu öğrenip onu saflarından uzaklaştırdıktan sonra destek arayışıyla Karanlık canavarlarına yöneldi. Samael'in güçlerinden etkilenen çok sayıda Karanlık canavarı olmuştu. Özellikle de yaşam ve ölümle oynamak isteyenler vardı aralarında. Böylece kendine özel bir ordu kurması çok uzun sürmedi.

Karanlık askerleri General Nishant'ın saflarına sızarak gizli karargahının yerini keşfettiler. Samael arkasına tüm ordusunu aldı ve sefere çıktı. Kalenin kapılarından geçip ana salona ulaştı ama birkaç adım attıktan sonra hiç beklemediği biri tarafından karşılandı: kardeşi Ismael... Nishant hayatını almadan önceki haline hiç benzemiyordu. Salonun ortasında bir cübbenin altında havada süzülen Karanlık bir ruh, kendisinin ölümsüz bir ölü versiyonu gibiydi. Ne kadar ölü görünüyor olsa da o kadar güçlü ve yenilmez bir intiba bırakıyordu.

Samael birliklerine durma emri verdi ve havada süzülen ruha yavaşça yaklaştı. Birdenbire arkasındaki gölgeden bir ses duyuldu.

“Hoş geldin Samael! Görüyorum ki en son eserim ve en iyi askerimle tanıştın. Ona Nisael adını verdim. Sana birini hatırlatmıyor mu? Hahahahaha! Evet, evet... Kardeşini aldığımda kendi güçlerimi artırmak için kullanırım diye onu Hücrelerine ayırmıştım ama yanılmışım. Hücreleri o kadar saftı ki benimkilere uyum sağlamadı. Bu bir hayal kırıklığı oldu, bunu inkar edemem… Ama her zaman bir B planım vardır ve işte B planım tam karşında! Topladığım Karanlık sırlarını kullanarak Ismael'i baştan aşağı yeni biri yaptım... Ta-tam! Nisael çıktı ortaya. Onu test etmek ister misin? Kardeşimin canını acıtırım diye korkmana gerek yok çünkü muhtemelen o senin canını fena acıtacak, hahahaha!"

General Nishant'ın sesi Samael'in kulaklarında yankılandı ve yerinden bile kıpırdayamadı. Aklıma ilk gelen şey kardeşini orada öylece, onu öldüren canavarın pençelerinde mahkum bir şekilde bırakamayacağı oldu. Ama sonra "O gerçekten benim kardeşim mi?" diye düşündü. Bütün ordusu emirlerini beklerken içinde bulunduğu kafa karışıklığını zevk içinde izleyen Nishant'ın kırmızı gözleri onu deli ediyordu. Derin düşüncelere dalmıştı ki Nishant konuştu:

"Şöyle düşün: Nisael, sen ve ben. Üçümüz güçlerimizi birleştirirsek hiçbir şey karşımızda duramaz. Benim Karanlık ordum, bu kale ve Nisael'im var. Senin ise yeteneklerin ve destekçilerin. Ve Nisael, neredeyse yenilmez. Hem kardeşinde tekrar bir arada olabilirsin. Kararını ver."

Güç mü intikam mı... Samael için karar vermesi zordu.

Nisael bir Terkedilmiş Karanlık Destek canavarı. Bir müttefikini diriltmek ve ona ekstra bir tur vermek, tek hamlede Kaçma ve Çift Hasar uygulamak gibi etkileyici yetenekleri var! Ayrıca Hasar Artışı ve Kaçma ile birlikte tek seferde müttefiklerini diriltebiliyor ya da yine tek hamlede pozitif ve negatif etkileri kaldırabiliyor. Yeteneklerinden bazıları sayesinde yüzde değerlerle Can alabiliyor ki bu da Nisael'e patronlara ve Tanklara karşı avantaj sağlıyor. Ölüm Geri Sayımları uygulayarak düşmanlarına baskı yapıyor ve bu özel yeteneği ile bir düşmanı anında yenebiliyor. Nisael, evrimleşen bir duruma sahiptir: Rütbe 0'da Serttir, rütbe 1'de Siper iken rütbe 3'te Öngörü kazanır. Rütbe 4'te ise bir durum atıcıya dönüşür ve müttefiklerini soğuma süreleri boyunca korur.